Koronavirüs Salgınının Dünyada Yayılması Gölgesinde Ramazan Ayı ile İlgili Fetva Talebi

| |defa okundu : 494
Koronavirüs Salgınının Dünyada Yayılması Gölgesinde Ramazan Ayı ile İlgili Fetva Talebi
  • Post on Facebook
  • Share on WhatsApp
  • Share on Telegram
  • Twitter
  • Tumblr
  • Share on Pinterest
  • Share on Instagram
  • pdf
  • Çıktı al
  • save
Koronavirüs Salgınının Dünyada Yayılması Gölgesinde Ramazan Ayı ile İlgili Fetva Talebi
Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adıyla
Muhterem Dinî Merci Şeyh Muhammed Yakubî (gölgesi esirgenmesin)
Selamün Aleyküm ve Rahmetullahi ve Berekatühü
Kutsal Ramazan ayı yaklaşıyor ve Koronavirüsü salgını birçok bölgeye yayılmaya devam etmekte. Konuyla ilgili olarak bazı uzman doktorlar kısa aralıklarla su içilmesini tavsiye etmekteler, zira su içmenin bu tehlikeli virüsün bulaşmasını ve enfeksiyon riskini azalttığını ifade ediyorlar. Çünkü vücuttaki su oranında oluşacak azalmanın bağışıklığı zayıflatacağı ve boğazın kurumasına neden olacağı, boğaz kuruluğunun ise, virüsün bulaşması halinde, solunum sistemine ulaşıp yerleşmesine imkan sağlayacağı, halbuki su içilmesi halinde virüsün mideye indirilmesine ve böylece vereceği zararın ortadan kaldırılmasına yardımcı olacağı dile getirilmektedir. Acaba bu virüs nedeniyle bu yılki Ramazan ayı orucu Müslümanlardan sakıt olur mu?
Bir grup Mümin
Hicrî 17 Şaban 1441
Miladî 11 Nisan 2020
Allah’ın Adıyla
Selamün Aleyküm ve Rahmetullahi ve Berekatühü
Ramazan ayı orucu, İslam'ın büyük farzlarından biri olduğu gibi aynı zamanda İslam'ın şiarlarından da birini teşkil etmektedir. Söz konusu farziyet, yolculuk, hastalık ve kadınların adet dönemleri gibi şeriata uygun meşru bir mazeret dışında ortadan kalmaz ve sakıt olmaz. Soruda belirtilen olasılıklar ve genel kaygılarla ilgili olarak ise, bunlar, oruç tutmamak için yeterli mazeretler olarak kabul edilmezler ve koruyucu maskelerin takılması, kalabalık ortamlara girilmemesi, evde kalınması, sterilizatörlerin ve benzeri şeylerin kullanılması gibi konunun uzmanları tarafından yapılan tavsiyelere uyulmak suretiyle söz konusu tehlike önlenebilir. Zaten oruç, herhangi bir sağlık şikayeti olmayanlara zarar vermemektedir.
Evet, gerçek ve gerçekçi zarar korkuları olan kimse, söz konusu zarardan veya hasardan korunmak ve onu bertaraf etmek için ihtiyaç duyduğu yiyecek ve içecekleri yiyip içebilir. Örneğin; eğer günlük olarak belli bir miktar su tüketmesi gerekiyorsa ve şafaktan önce çok miktarda su alarak bu ihtiyacı karşılayamıyorsa, o zaman Ramazan ayı boyunca, ihtiyaç duyduğu su miktarını tüketmesinde herhangi bir beis yoktur. Bununla birlikte – hasta olmadığı ve dolayısıyla da orucunu bozma cevazına sahip olmadığı için - orucu bozan diğer şeylerden sakınmalı ve ihtiyaçtan dolayı almış olduğu su nedeniyle orucunu bozduğu günlerini de kaza etmelidir. Eğer orucunu bozmadan ve örneğin tükürük miktarını arttırmak suretiyle ağzını ve boğazını nemlendiren şeyler yapması mümkün ise, o zaman bu, ekşi şeyleri düşünmek veya parçalara ayrılmaması nedeniyle mideye inmeyip asit ve şekerli aromaları bulundurmayan sakız aracılığıyla yapılabilir. Böbreklerin çalışmasında yetersizlik yaşayan veya şeker hastalığının bazı aşamaları gibi hastalıklardan muzdarip onlanlar, belli mazeretleri olduğu için oruç tutmayabilirler.
Yüce Allah bizleri, sizleri ve bütün müminleri her türlü kötülükten korusun.
Muhammed Yakubî
Hicrî 18 Şaban 1441