Kur’an'ın Etkili Rolü Nasıl Eski Haline Getirilir?
Kur’an'ın Etkili Rolü Nasıl Eski Haline Getirilir?
Şimdi ortaya koyduğumuz soruya geri dönüyorum ki; Kur’an’ı tekrardan ihya ederek hayata döndürmenin ve ondan istifade etmenin yolu nedir? Bu sorumluluğu yüklenmesi gereken taraflar iki tanedir; biri toplum diğeri ise ümmet bilincinin, düşüncesinin ve dini ölçütünün ana başlığı ve sembolü olan onurlu İlim Havzasıdır. Kur'an kavramlarını, vizyonlarını, algılarını, ahlakını ve inançlarını, Kur’an’ın istediği uygun bir uslupla topluma sunmak İlim Havzasının yerine getirmesi gereken en önemli vazife olduğunu ifade ettik. Böylece ümmetin yaşamındaki rolünü etkili kılmalı ve bunu Hüseyni minberler, konferanslar, seminerler, Cuma ve cemaat vaazları, kitaplar, dergiler, broşürler ve benzerleri gibi çeşitli kanallar aracılığıyla ifa etmelidir.
Ancak tüm bunlardan önce Kur’an, havzanın ders müfredatına iade edilmelidir. Bu da iki düzeyde gerçekleşir:
Birincisi: ilk düzey dersler, yani giriş ve temel düzeyler seviyesi. Bu düzeyde aşağıdaki yaklaşımlar verilmelidir:[1]
1. Kur'an-ı Kerim’i ezberleme, okuma ve Arapça dil kurallarına göre yazabilme, şeriat kaideleri esasınca tecvitli okuyuşunda ustalaşma.
2. Şubr ve benzeri tefsirlerde olduğu gibi müfredatı yorumlama düzeyinde bile olsa Kur'an lafızlarının icmali tefsiri. Böylece öğrencinin Kur'an'ın anlamları hakkında genel fikirler edinmesi sağlanmalı.
3. Kur’an ilimleri dersleri. Bununla ilgili en iyi kitab (el-Beyan) veya Ala’u-Rahman adlı Şubr Tefsirinin giriş bölümünde basılan kısımdır.
4. Kur'an’ın farklı ilimleriyle ilgili yarışmaların düzenlenmesi, kazananlara ve seçilenlere ödüller verilmesi.
İkincisi: Lisansüstü çalışmalar. Bu da birkaç aşamadan oluşmalıdır:
1. Kur'an çalışmalarında uzmanlık kapısının açılması. Bunun için en iyi zaman, uzman öğrencinin kendi yaklaşını elde ettiği lisansüstü derslerin tamamlanmasıdır. Burada, belirli bir dalda uzmanlık yapmak isteyen ve ilgili kaynakların sağlanması şartıyla öğretmen, müfessir veya Kur'an araştırmacısı olmak için mezun olacak öğrencilerin uygunluğunu keşfetmek için belirli bir test yapılabilir ve bu minvalde mevcut kitapların bir kısmından da yararlanılabilir.
2. Derin bir şekilde Kur'an tefsiri dersleri. Burada tüm Kur'an veya belirli bir hedefe hizmet eden seçilmiş bazı ayetler ve bölümler ele alınabilir. Aynı şekilde herhangi bir tefsir kitabı dersin ana metni olarak seçilebilir, ders veren hoca da bu tefsiri şerh edip diğer tefsir ve kaynak kitaplardan elde ettiği ve gerekliliğine inandığı yararlı bilgilerle yorumlayarak bazı eklemelerde bulunabilir. Benim acizane düşünceme göre, burada en iyi iki kaynak, el-Mizan ve Fi Zilali’l-Kur’an kitaplarıdır, çünkü her birinin kendisine has bir tefsir yaklaşımı bulunmakta olup barındırdığı birçok maarifi öğretmektedir.
3. Öğrenci daha önceki derslerinde ve çalışmalarında Kur'an lafızlarıyla ilgili icmalen aldığı tefsir derslerinden sonra Kur’an’ın evren ve hayatla ilgili kavramları, algıları, teorileri, tezleri ve felsefesi ile ilgili yaklaşımı eğitim müfredatına konulmalıdır. Bu da, her ne kadar kendi alanında temel yöntem olsa bile, bilindik tecziye (cümleyi öğelerine göre parçalama) yöntemiyle değil, Kur’an ayetlerinin konulu ve nesnel bir şekilde incelenmesi ile mümkündür. Elinizdeki araştırmayı kendisine bir giriş olarak ele aldığım Kur’an Tefsirine Giriş adlı el yazma kitabımda söz konusu her iki yaklaşımı karşılaştırdım.
İnançlar, ahlak ya da düşünsel açıdan yaşam gerçekliğine sahip olan bilimsel konulara odaklanılmalıdır. Örneğin: takva, dindarlık, sabır, fıkıh, tevhit, imamet, velayet, şeytan, ahiret, Müslüman toplum yapısının temelleri ve çöküş etkenleri, ümit ve emel, öğüt ve ibret, yüce Allah’ın ümmetler ve toplumlarla ilgili sünneti, vb. konuları içermelidir. Böyle yapıldığı taktirde düşüncelerimizin çoğu değişecektir, çünkü görüldüğü kadarıyla şu anda Kur'ân lafızları ile ilgili var olan anlamlar, Kur'an'ın re’y ile te’vil ve tefsiri, heva ve taassubun tahakkümü, garazlı kimselerin saldırıları ve bunlara benzer nedenlerle oluşan tozların katmerlenmesi sonucunda Kur’an’ın söz konusu lafızlarla ilgili anlayışı için tam olarak geçerli olmadıkları müşahede edilmektedir.
[1]. Muhterem Şeyh, tüm bu müfredatı, kendisi tarafından denetlenen Sadr İlahiyat Üniversitesi'ndeki ders programlarına dahil etmiştir.